''TELEFONLA BAĞLANIP KAHRAMAN OLMAYA ÇALIŞTI''
ATV'nin başarılı sunucusu Esra Erol, CHP Sapanca Gençlik Kolları Başkanı Caner Kahramanı Takvim gazetesindeki köşesine taşıdı ve "Parti mensubu gençlik kolları başkanı Sapanca ev telefonundan bağlanıp kahraman olmaya çalıştı" dedi
Geçtiğimiz hafta ATV'nin Evlen Benimle isimli programına bağlanan Caner Kahraman evlenmek istediğini söyledikten sonra Gezi Parkını gündeme getirmişti. İşte o olaya Esra Erol "Ben vatan hainiyim" başlığını attığı köşe yazısı ile cevap verdi.
İşte Esra Erol'un bugünkü köşe yazısı:
"Onursuz... Gurursuz... Şahsiyetsiz... Alçak...
Çıkarcı... Menfaatçi...
Ne yandaş, ne korkak...
Ne ödlek bir insanım!
Ben neden böyleyim biliyor musunuz?
Yayına bağlanan Caner K. isimdi...
Gezi Park eylemcisi canlı yayınıma birine talip olmak bahanesiyle bağlanıp, onu dinlediğim konuşmanın yarısında isminiz gerçekten Caner mi diye sorduğum ve konuşmasını bitene kadar sakince beklediğim için...
Hakkımda yazılan binlerce hakaret twitten sonra defalarca kendimi izledim.
Nasıl bir vatan hainliği yaptım diye?
Vay yüzüm değişmiş, ödüm kopmuş, alçak yandaş medyaymışım.
Yahu el insaf!!!
Bu gergin ortamda eğlence programında bir anda bu görüşmeyle yüzyüze olmak, bir nevi hazırlıksız yakalanmak ve telefondaki kişinin neler söyleyeceğini kestirememek, içimde kafamda felaket senaryoları üretmek.
Bunların ne demek olduğunu anlamanız için yerimde olmanız, olmanız lazım.
Ama olamayacağınıza göre...
Biraz empati.
Biraz sağduyu.
Biraz da anlayış.
Her şeyden önce protestonun yankılarını daha geniş kitlelere duyurmak amacıyla seçilen adres çok yersiz.
Tamamen sansasyonel amaçlarla yönelinmiş bu adresde insanlar sadece eş arıyor.
Madem yanlış olduğunu düşündüğünüz bir yolu düzeltmeye çabalıyorsunuz o halde siz de yanlış yerlerden başlamamalısınız bu eyleminizde. Evlilik programında yapmaya çalıştığınız aktivist protestonuzla doğru yapayım derken bir programı baltalayarak hataya düşmüyor musunuz? Haber ya da siyasi bir program yapma misyonu yüklenmiş olsaydım size bir cevap vermek gerekliliği duyardım. Samimi olarak diyorum ki ben siyaset değil evlilik programı yapıyorum. Ülkemde olan tüm bu kargaşa için de her Türk vatandaşı gibi ben de üzülüyor ve endişeleniyorum. "Hükümet yandaşı bir medyada çalışıyor, tarafı belli" deyip de önyargılarının çekiştirdikleri düşüncelerle her mimiğimden, kelimemden hatta bazen de sessizliğimden binlerce anlamlar çıkaranlara bir sözüm var.
Bizler televizyon sektöründe reytinglerimizle varızdır. Bukelamun değiliz ki ekrana geldiğimiz her medyanın simgesi olalım.
Başkalarını bilmem ama benim için durum bu kadar basittir.
Telefona bağlanan kişinin herhangi bir siyasi oluşuma bağlı olduğunu öğrenmeseydim şunu düşünecektim. Bu bir siyasi partinin siyasi eylemi değil bir vatandaşın halk protestosu. Ancak telefona bağlanan kişi siyasetini yaptı.
Parti mensubu gençlik kolları başkanı Sapanca ev telefonundan bağlanıp kahraman olmaya çalıştı.
Bunun bir sivil direniş olduğunun ve öyle kalması gerektiğini savunup, işin içine siyaset girmese yanlış anladığımı dile getirirdim.
Fakat Gezi Park eylemcilerinin yanındaymış gibi davranıp çıkar ve menfaatleri ile siyaset yapanlarla benim derdim..."