TÜPRAŞ SAPANCA GÖLÜ İÇİN BELGE SUNAMADI

GÜNCEL

TÜPRAŞ SAPANCA GÖLÜ İÇİN BELGE SUNAMADI

Sapanca Gölü'nden Tüpraş'a izinsiz su çektikleri iddiasıyla haklarında dava açılan Tüpraş Genel Müdürü Yavuz Erkut ve İzmit Rafineri Müdürü Mustafa Mesut İlter'in yargılanmasına devam edildi.

Körfez 1. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar Tüpraş Genel Müdürü Erkut, İzmit Rafineri Müdürü İlter ve avukatları ile şikayetçi Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) Genel Müdürü Rüstem Keleş katıldı.

Sakarya Barosu Başkanı Zafer Kazan ve Sapanca Belediye Başkanı Aydın Yılmazer'in davaya müdahil olma talebi, "doğrudan zarar görmedikleri" gerekçesiyle mahkeme tarafından reddedildi.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İSU) davaya müdahil olma talebi ise "doğrudan zarar görme ihtimalinin bulunması" dolayısıyla kabul edildi.

Duruşmada söz alan Rüstem Keleş, önceki beyanlarını tekrar ettiğini, içme suyu havzası olan Sapanca Gölü'nün kullanım hakkının kurumlarına ait olduğunu belirterek, Tüpraş'ın bedelsiz su kullanmasına yönelik Bakanlar Kurulu Kararı'nın olmadığını, Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nden ve DSİ'den tahsis izni alınmadığını savundu.

Sapanca Gölü'nün kullanımının yüzde 88'inin SASKİ'ye, yüzde 12'sinin de İSU'ya ait olduğunu dile getiren Keleş, "hukuksuz bir şekilde Sapanca Gölü'nden Tüpraş'a su çeken" sanıkların cezalandırılmalarını istedi.

SASKİ adına söz alan avukatlar da suçun enerji hırsızlığı kapsamına girdiğini öne sürerek, davanın Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesini talep etti.

Sanık avukatlarının mahkemeye sunduğu evrakların, Tüpraş'ın özelleştirilmesinden önceki yıllara ait olduğunu savunan avukatlar, sanıkların cezalandırılmasını istedi.

Duruşmada söz alan Tüpraş Genel Müdürü Yavuz Erkut ise hakkındaki suçlamaları reddederek, beraatini talep etti.

Sapanca Gölü'nden bedelsiz su kullanımının söz konusu olmadığını savunan Erkut, tahsise ilişkin bilgilerin mahkemeye sundukları belgelerde geçtiğini, kayıtlarda mevcut olduğunu ileri sürdü.

İzmit Rafineri Müdürü Mustafa Mesut İlter de daha önce verdiği ifadeyi aynen tekrarladığını, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini dile getirerek, beraatini istedi.

Sanık avukatları ise Tüpraş'ın, özelleşmeden önce ve özelleştikten sonra Sapanca Gölü'nden su kullandığını, bugüne kadar söz konusu gölde bir sıkıntı yaşanmadığını, Sapanca Gölü'ndeki su sıkıntısının nedeninin Tüpraş olmadığını öne sürerek, karşılıksız yararlanma ve hırsızlık suçu unsurlarının oluşmadığını savundu.

Mahkeme heyeti, Tüpraş'a Sapanca Gölü'nden endüstriyel su kullanma tahsisi yapılıp yapılmadığına dair bilgi verilmesi için Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'ne (DSİ) ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne yazı yazılmasını kararlaştırdı.

Mahkeme, dosyadaki bazı belgelerin değerlendirilmesi ve delillerin incelenmesi amacıyla duruşmayı erteledi.

Körfez Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Erkut ve İlter'in Sapanca Gölü'nden Tüpraş'a izinsiz su çektikleri iddiasıyla 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

Tüpraş Genel Müdürü Yavuz Erkut, "Kurulduğundan bu yana Tüpraş, hukuk ve kanunlara, mevzuatlara uygun bir şekilde üretimini sürdürmektedir" dedi.

Sapanca Gölü'nden Tüpraş'a izinsiz su çektikleri iddiasıyla haklarında dava açılan Tüpraş Genel Müdürü Yavuz Erkut ve İzmit Rafineri Müdürü Mustafa Mesut İlter'in yargılanmasına devam edildi.

Erkut, Körfez 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmanın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Tüpraş'ın 2006 yılında özelleştirildiğini hatırlattı.

1959'da yapılan anlaşma kapsamında, eski adıyla İPRAŞ'ın, 2006'ya kadar kamu kontrolünde rafinaj işlemlerini sürdürdüğünü dile getiren Erkut, "1959'daki Bakanlar Kurulu kararı ile Karteks firması ile yapılan protokol çerçevesinde rafinerininSapanca'dan tatlı su kullanımıyla ilgili madde protokolde imza altına alınmıştır. Protokolün arşivde bulunamadığı söylenmektedir. Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nde belge mevcuttur. Mahkemeye takdim ettik" şeklinde konuştu.

"Kurulduğundan bu yana Tüpraş, hukuk ve kanunlara, mevzuatlara uygun bir şekilde üretimini sürdürmektedir. Bundan sonra da sürdürmeye devam edip, ülkemizin akaryakıt ihtiyacını karşılayacaktır" diyen Erkut, iklim değişikliği, kuraklık ve sosyal sorumluluk açısından herkese görev düştüğünü vurgulayarak, "Bazı belediyelerin Tüpraş'tan 5-6 kat daha fazla kullanmış olduğu suyu kaçak olarak toprağa kaybettiğini de biliyoruz. Dolayısıyla SapancaGölü'nün bir envanterinin çıkarılmasını, kimlerin ne şekilde kullandığının belirlenmesini ve tedbirlerin alınmasını çok önemli görüyoruz" ifadesini kullandı.

-SASKİ Genel Müdürü Keleş

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) Genel Müdürü Rüstem Keleş de Sapanca Gölü'nün, hem bölge hem de ülke için önemli bir göl olduğunu söyledi.

Mahkemede güzel bir savunma yaptıklarını, tezlerini ortaya koyduklarını dile getiren Keleş, "Bu önemli kaynağın hoyratça, sahipsizce ve yetkisizce kullanılmasının ve kullandırılmasının mahkeme önünde muhasebesini ve tartışmasını yaptık. Artık su ve su kaynakları kesinlikle sahipsiz değildir. Su ve kanalizasyon idareleri olarak devletimizin vermiş olduğu yetki çerçevesinde, bu kaynakları gelecek nesiller adına hukuki çerçevede korumak için elimizden ne geliyorsa yapacağız" diye konuştu.

Rüstem Keleş, "Sapanca Gölü'nden uzun yıllardır bedelsiz, sorumsuz, kontrolsüz bir şekilde su kullanan endüstriyel kurumlar ve temsilcilerinin" mahkemeye herhangi bir belge sunamadıklarını, sunamayacaklarını öne sürerek, "Çünkü böyle bir belge yok" dedi.

Adaletin tecelli edeceğini, Sapanca Gölü'nden kesinlikle kontrolsüz endüstriyel su kullanımının durdurulacağını umduklarını kaydeden Keleş, gölün gelecek nesillere miras olarak kalacağını vurguladı.