III. YURT DIŞI DİN HİZMETLERİ TOPLANTISI
Diyanet İşleri Başkanı Görmez: "Bizim tek gayemiz, yeryüzünde nerede bir kötülük varsa o kötülüğün üzerine iyilikle gitmeye çalışmaktır.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Bizim tek gayemiz, yeryüzünde nerede bir kötülük varsa o kötülüğün üzerine iyilikle gitmeye çalışmaktır. Çünkü inanıyoruz ki kötülükleri ortadan kaldırmanın en iyi yolu, iyilikleri yaygınlaştırmaktır" dedi.
Görmez, Sapanca'da düzenlenen "III. Yurt Dışı Din Hizmetleri İstişare Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, kötülükleri ortadan kaldırmanın yolunun, kötülüklerin üzerine iyilikle gidilmesi gerektiğini belirterek, Diyanet İşleri Başkanlığının yurt dışı hizmetlerini bu ayetle izah etmenin en doğru yol olduğunu söyledi.
Başkanlığının bugün 100'ü aşkın ülkede, 120 noktada temsilcilikleri olan, 3 bin sivil toplum örgütüyle çalıştığını ifade eden Görmez, yurt dışında yaptıkları çalışmaların bir iyilik hareketi olduğunu kaydetti.
Görmez, bu hizmeti uluslararası siyasetin kavramlarıyla tanımlamanın mümkün olmadığını dile getirerek, "Bugün uluslararası siyaset, dini kurumların ve gönüllü kuruluşların farklı coğrafyalarda yaptıkları hizmetleri 'soft power' olarak tanımlıyor. Bu tür hizmetleri bir güç gösteri olarak tarih etmek, bu hizmetlerin hikmetini bilmemekten kaynaklanıyor diye düşünüyorum. Bugün Rusya, Orta Asya, Kafkasya, Baltık ülkeleri, Balkanlar ve Avrupa'da yaşayan millet varlığımızla yaptığımız çalışmalar, son yıllarda Afrika'nın 40'ı aşan ülkesine götürdüğümüz hizmetler var" ifadesini kullandı.
Katıldıkları ve düzenleyecekleri programları katılımcılara aktaran Görmez, "Aslında Diyanet İşleri Başkanlığımızın yurt dışı hizmetlerinin tarihinin yazılması gerekiyor" dedi.
Görmez, 1800'lü yıllarda Bağdatlı Abdurrahman Efendi'nin Breziya'da yaptığı hizmetleri anlatan ve yazdığı eserlerden alıntılar yaparak, şunları söyledi:
"Toplantımızda bizim işin bilgi boyutunu, yurt dışındaki hizmetlerimizi 3 kelime ile izah ediyorum. Birincisi, iyilik hareketi, ikincisi barış hareketidir. Çünkü biz gittiğimiz yere barış götürüyoruz. Birlikte yaşama ahlakını da birlikte götürüyorum. Üçüncüsü de bir bilgi götürüyoruz. İşte belki burada en çok üzerinde duracağımız konu bilgi meselesi. Yurt içinde yaptığımız din hizmetleriyle yurt dışında yapacağımız çok farklıdır. Bugün 90'a yakın ilahiyat fakültelerimiz var. Bunların müfredatının ve programının bu açıdan yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. Bugünün bilhassa dinlerin kadim tarihte nasıl ortaya çıktığı, nasıl yaşadığı, hangi değerleri insanlara kazandırılması konusunda ilahiyat fakültelerinde pek çok dersler verilmektedir. Fakat, bilhassa dinin çağdaş dünyada toplumları nasıl etkilediği üzerinde durmamız lazım ve din hizmetlerimizi bilhassa yurt dışı din hizmetlerimiz için ihtiyaç duyduğumuz alanlar var."
29 Mayıs Üniversitesi bünyesinde Müslüman Azınlıklar ve Topluluklar Enstitüsü kurulması suretiyle YÖK'e müracaat yapıldığını ifade eden Görmez, bu konularda master ve doktora çalışmaları yapılmasının sağlanacağını kaydetti.
"Kötülükleri, iyilikle ortadan kaldırabiliriz"
Görmez, Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'nün artık periyodik olarak din öz raporu hazırlayacağını belirterek, hazırlanan son raporun, ele aldığı başlıklar itibariyle önem arz ettiğini söyledi.
"Her ülkede işlenen hadiseleri Dış İlişkiler Genel Müdürlüğümüz bundan böyle rapor haline getirecek ve farklı dillere çevirerek diğer benzer kuruluşlarla paylaşacaktır" diyen Görmez, "Başlattığımız iyilik hareketinin hedefine ulaşmasını Allah'tan niyaz ediyorum. Bizim tek gayemiz yeryüzünde nerede bir kötülük varsa o kötülüğün üzerine iyilikle gitmeye çalışmaktır. Çünkü inanıyoruz ki kötülükleri ortadan kaldırmanın en iyi yolu, iyilikleri yaygınlaştırmaktır" ifadesini kullandı.
Çeşitli konularda sunumların ve konuşmaların yapılacağı toplantı, 12 Haziran'da sona erecek.