ARSA VE VİLLALARI UYDUDAN KAPIYORLAR
Arapların, Sapanca’ya yoğun ilgisi son bir yılda arsa ve konut fiyatını rekor şekilde artırdı. Daha önce metrekaresi 80 lira olan arsa fiyatları 250 ila 500 liraya kadar yükseldi.
Villa ve konut fiyatları da aynı şekilde 5-6 kat arttı. Talep yoğunluğu karşısında imara müsait arsa sıkıntısı yaşanmaya başlandı. Özellikle göl manzaralı arsa ve konutlar astronomik fiyatlara alıcı buluyor.
Sapanca'da emlakçılık yapan Mustafa Alper Güven, yoğun ilgiyi şu cümlelerde özetliyor: "Buraya gelip arsa ve villa alamayanlar, Google Map üzerinden arazi, arsa villa beğenip vekalet yoluyla satın alıyorlar. Talebe yetişemiyoruz, neredeyse imarlı arsa kalmadı. İmara açık olmayan araziler bile imara açılır düşüncesiyle satın alınıyor."
Gölü, ormanı ve henüz bozulmamış muhteşem doğal güzellikleri ile Sapanca, Arap ülkelerinin zenginlerini cezbediyor. Başta Suudi Arabistan olmak üzere Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt, Lübnan ve Irak gibi ülkelerden gelen zengin Araplar Sapanca'da konut, arsa ve arazi almak için adeta yarışıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın verilerine göre Araplar, Sapanca'dan son dönemde 123 bin metrekare taşınmaz aldı. Bu rakam her geçen gün artıyor. İlçede sadece Arapların oturduğu büyük siteler bile var. Sayıları da her geçen gün artıyor. Mevsimlik gelenlerin yanı sıra yaklaşık bin 200 Arap ilçede neredeyse daimi ikamet ediyor. 21 bin nüfuslu ilçenin nüfusu yazın 100 bini geçiyor.
ARTIK LEVHALAR BİLE ARAPÇA
Arapların yoğun ilgisi sebebiyle Arapça, Sapanca'da en çok konuşulan ikinci dil oldu. İş yeri, restoran ve yön levhaları Arapça yazılmaya başladı. İşletmeler Arapça bilen eleman sıkıntısı çekmeye başladı. Arapların bol para harcaması da esnafları memnun etti. Sapanca'ya gelen Arap yatırımcılarla ilgilenen iş adamı Hakan Alaçam, yoğun ilginin bir çok sebebi olduğunu belirtiyor. İlçenin tabiat güzelliğinin henüz bozulmadığını, bunun yanı sıra İstanbul'a yakınlığı ve ulaşım kolaylığının diğer bir avantaj olduğunu vurgulayan Alaçam, şunları anlattı: "İstanbul'dan Sapanca'ya kara yolu ile ulaşım çok rahat. Ayrıca, Hızlı Trenle ilçeye 22 dakikada ulaşılabiliyor. Bunun yanında asayiş ve güven unsuru da ön planda. Araplar burada kendilerinin, ailelerinin, çocuklarının güvende olduğunu düşünüyor. Ailesini burada bırakıp rahatlıkla gidebiliyorlar. Sapanca'nın bilinirliğinin artmasında Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği'nin (TÜRSAB) tanıtım çabasının da büyüt katkısı var." bilgisini veriyor.
ARSA FİYATLARI UÇTU
Sapanca'da emlakçılık yapan Hasan Orhon ise arsa ve villa taleplerine yetişemediklerini belirtiyor. Arsaların göl manzaralı olup olmamasına göre metrekare fiyatının 80 liradan 500 liraya kadar çıktığını dile getiren Orhon, büyük villaların fiyatının yine konumuna göre 5-6 kat arttığının altını çiziyor. Arapların geniş, her odada tuvalet ve banyosu olan ayrıca iki mutfağı bulunan büyük bahçeli konutları tercih ettiğini dile getiren Orhon, "Bu durumda olan villalar hemen satılıyor. Talep çok büyük, yetişemiyoruz. Günübirlik turlarla gelen Araplar ilçenin güzelliğini görünce buradan konut edinmek istiyorlar. İstedikleri gibi villa bulduklarında fiyatına bakmaksızın hemen satın alıyorlar. Bir müteahhit arkadaşım daha önce 400-500 bin liraya zor sattığı villaları bugün 1 milyon 200 bin liraya çok rahat bir şekilde ve hiç beklemeden sattı. Artık talebe buranın müteahhitleri yetişemiyor. Körfez ülkelerinden gelen gayrimenkul şirketleri de arazi alıp konut yapıp satmaya başladı."
İSVİÇRE'DEN İTALYA'DAN FRANSA'DAN KAÇIP BURAYA GELİYORLAR
Sapanca'da başka bir emlakçı olan Mustafa Alper Güven de Arap zenginlerinin Avrupa ülkelerinden kaçtığını, yeni gözdelerinin Sapanca olduğunu vurguladı. Kendilerinin Suudi Arabistan ağırlıklı çalıştıklarını anlatan Güven, yoğun ilgiyi şöyle anlattı: "Gelip Sapanca'yı göremeyen Arap zenginler bile Google Map üzerinden arazi ve arsa beğenip, Türkiye'deki vekalet verdikleri kişi aracılığıyla satın alıyorlar. İmarlı arsa sıkıntısı yaşanmaya başladı. İlginin bu denli büyük olmasının bir sebebi de kültür ve inanç olarak kendilerini buraya yakın görüyorlar. Çok zengin bir Arap iş adamının eşi burayı görünce 'Fransa'da ne işimiz var. En azından burada yediklerimizin helal olup olmamasından şüphe etmeyiz' ifadesini kullanmıştı. Batı'da ne olursa olsun orada bu insanlar ikinci sınıf insan muamelesi görüyor. Burada bu psikolojiyi yaşamıyorlar. Esnaflarla selamlaşıyorlar. Oturup sohbet edebiliyorlar."