ERDOĞAN: 'ÖN SEÇİM VE TEMAYÜL YOKLAMASI'

SİYASET

ERDOĞAN: 'ÖN SEÇİM VE TEMAYÜL YOKLAMASI'

Medyabar yazarı Levent Reşat Erdoğan son yazısına “Ön seçim ve temayül yoklaması” başlığını attı.

İşte o yazı:

Sakarya'da, yerel seçimlere girecek tüm siyasi partilerin adayları genel merkezleri tarafından atanacak, o zaman bu siyasi partilere insanlar neden üye olur? Bizim ilçemizi, kentimizi yönetecek adayları üyeleri ve delegeleri belirleyemeyecekse demokrasi bunun neresinde?

Keşke partilerin kendi adayını ön seçimle belirledikten sonra, yerel yöneticileri iki aşamalı bir yöntemle seçebilsek. İlk turda en çok oy alan 2 aday ikinci turda kapışsa ve oy kullanan şehir sakinlerinin en az yarısından bir fazlasından onayladığı bir kişiye emanet edilse, yerel yönetimler çok daha iyi olur gibi geliyor.

Demokratik ülkelerde, siyasi partilerin seçimlerinde gösterecekleri adayları belirlemek için parti üyelerinin katılımıyla ve hakim huzurunda yaptığı seçimin adıdır ön seçim, parti içi yarış ve tabanın sesidir. Yapılan bu seçim sonucunda her bölgede en fazla parti üyesinin oyunu alan kişi aday gösterilir ve ön seçim sonuçları kesindir, genel başkan değiştiremez. Ayrıca, Türkiye'de uygulanmayan yöntemdir bu. Bunun yerine ne mi var? Tabi ki genel merkez iradesi ve sözde temayül yoklaması. Ama bu yoklamaların sonucu asla kesin değildir ve parti genel merkezi ne derse o olur sonunda. Sonra da bu insanlar çıkar sağda solda demokrasiden bahsederler.

Bizim yaşadığımız ülkede demokrasi adı altında partiler monarşisi var. Bütün partiler ayrı ayrı krallıkla yönetiyorlar. Kral doğal olarak parti başkanı, sonra lordlar, dükler çeşitli isimler altında çalışıyor.

Demokrasilerde çok seslilik esastır. Parti başkanının doğru dediği şeye diğerlerinin yanlış deme ihtimali var mı?

Daha partiler içi demokrasiyi sağlayamayan ülke gerçekten demokrasiyi yaşayabilir mi?

Parti politikalarına, parti üyelerinin, hadi bundan da feragat edelim, parti delegelerinin bile değil, sade ve sadece partilerin başına geçenlerin yön verdiği bir ülkede basiretli belediye başkanlarından söz etmenin yolu yoktur.

Bu olmadıkça kentin geleceği hakkında umut beslemek de iyi niyetlilikten öteye gitmez. Başkanlar ve bu minvalde, kentin ve ilçelerin başına, desteğini tabandan almış, tabanının duruşuna saygı duyan, onların görüşlerinden beslenen yetkin isimler başa geçmedikçe, geçemedikçe, kentin ve ilçelerin geleceğinden ne kadar umut edebiliriz?

"demokrasinin bütün hastalıkları daha fazla demokrasi ile tedavi edilir."