TÜRK İSLAM ÜLKÜSÜ'NÜN IŞIĞI HOCA AHMET YESEVİ
Sapancalı Yazar İlhan Ayhan'ın "Türk İslam Ülküsü'nün Işığı Hoca Ahmet Yesevi" isimli kitabı Çınaraltı Yayınlarından çıktı.
Türk İslam Ülküsü'ne Ahmet Yesevi Penceresinden bakan eserde; 751 Talas Savaşı ile İslamiyet'le tanışan ve hızla Müslüman olan Türklerin, yaklaşık 450 yıl sonra Hoca Ahmet Yesevi ile milli bir kültüre ve milli bir ülküye sahip olabilmelerinin tarihi süreci ele alınıyor.
Hoca Ahmet Yesevi'nin milli yönü ile ilk olarak Türklerin İslamiyet sonrası tarihini incelerken karşılaştığını belirten Ayhan, "Tabi bu onu hiç bilmediğimiz, tanımadığımız anlamına da gelmemeli. Fakat onun milli yönünü tanımak beni esas etkileyen konu oldu. Türklerin İslamiyet'le tanışmaları herkesin malumu 751 Talas Savaşı ile başlar fakat Türk İslam Kültürü'nün oluşmaya başladığı tarih 12. yüzyıldır ki o da Hoca Ahmet Yesevi'nin hayatta olduğu dönemdir. Bunu bir rastlantı olarak göremeyiz.
Yesevi'nin hayatını, fikirlerini incelediğinizde onun alelade bir tarikat şeyhi veya bir tasavvuf alimi olmadığını görüyorsunuz. Yesevi ile alakalı kitapları genel manada incelediğinizde ise onun sadece milli yönünü anlatan tek bir kitap bulmak mümkün değil. Parça parça birçok eserde Türk İslam Kültürü'ne ve Türk İslam Ülküsü'ne katkısına değinilse de bir bütünlük arz etmediği için bir kıymetide olmuyor. Bu durumun Hoca Ahmet Yesevi'ye bir vefasızlık olduğunu düşündüm ve bu kitabı yazmaya karar verdim" dedi.
"Kitabın önsözünde de yazdığım gibi bizim anlayışımıza göre 'Vefasızlık İmansızlıktır.' Ahmet Yesevi'nin bugün 'Türk İslam Ülküsü' olarak isimlendirdiğimiz fikriyata katkısı ayrıca ele alınması ve hakkının teslim edilmesi gereken bir konuydu ki bunu da yazmak Allah'a şükürler olsun bize nasip oldu" diyen Ayhan, "Öncelikle kitapta Türk İslam Ülküsü nedir? Dünyaya nasıl bakar? Gördüğünü nasıl yorumlar onu anlatıyoruz. Daha sonrasında Türklerin ne zaman, nasıl Müslüman olduklarını anlattık. Çünkü İslamiyet'le bu kadar özdeşleşen bir milletin nasıl Müslüman olduğunun iyi anlaşılması gerekir. Daha sonra Hoca Ahmet Yesevi'nin hayatına kısaca değiniyoruz. Yesevi'nin hayatı ile net bilgiler çok az, anlatılanların, yazılanların büyük bir kısmı menkıbe, bu sebeple hayatının anlatımını çok uzun tutmadık. Daha sonrasında ise onun milletine, diline ve dinine nasıl bağlı olduğunu milli bir ülküyü ve milli bir kültürü nasıl şekillendirdiğini anlattık. İnşallah amacına hizmet eden bir eser olarak kabul görür. Ameller niyetlere göredir, niyetler hayır akıbet hayır…" şeklinde konuştu.